#27 Bianet - Medya Sahipliği İzleme Raporu
Türkiye'de medya sahipliği ve ilişki ağları üzerine.
Merhaba,
Rapor Bülteni'nin 27. sayısında Bianet tarafından hazırlanan Medya Sahipliği İzleme raporunu inceledik.
Bu rapor medya sahipliği konusunda şeffaflık yaratmak amacıyla MOM (Medya Sahipliği İzlemesi) Türkiye ekibi tarafından hazırlanmış.
Hazırsanız hadi başlayalım!
I. KAVRAMSAL ÇERÇEVE
Önce Kavramlar…
Medya, Kayyum, TMSF, Uluslararası Basın Enstitüsü, BİK.
Medya: Dil, din veya ırk ayırımı gözetilmeksizin, insanlara haber alma veya haber aktarma avantajı sunan kitle iletişim araçları.
Kayyum: Yasalarla belirlenen bazı durumlarda, başkasına ait bir işi görmek veya bir malı idare etmek için tayin edilen kimse.
Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF): Tasarruf sahiplerinin haklarını yolsuzluk ve usulsüzlüklerden korumak amacıyla kurulmuş devlet kurumu. Eskiden Merkez Bankası bünyesinde iken artık Cumhurbaşkanlığına bağlı olarak faaliyet gösteriyor.
Uluslararası Basın Enstitüsü: Basın özgürlüğünün desteklenmesi ve korunması ile gazetecilik uygulamalarının geliştirilmesine adanmış küresel bir kuruluş.
Basın İlan Kurumu (BİK): Resmi ilanlar ile kamu kurum kuruluşlarına ait reklamların, gazete ve dergilerde yayınlanmasına aracılık eden kurum. Gazete ve dergileri, dönemsel veya şikâyete bağlı olarak mevzuat ve Basın Ahlak Esasları kapsamında denetler.
II. ARAŞTIRMACI KURUM
Bianet.
Bağımsız İletişim Ağı.
2001 yılında basın özgürlüğü ve bağımsız gazeteciliği takip etmek ve korumak için ülke çapında bir ağ kurmak amacıyla kurulmuş haber sitesi. Ayrıca site IPS İletişim Vakfınca İsveç Uluslararası Kalkınma İşbirliği Ajansı (SIDA) desteğiyle yürütülen bir takım projelere ev sahipliği yapıyor.
III. ARAŞTIRMANIN METODOLOJİSİ
Veri toplama ve saha çalışması.
Bianet’in lezzet tarifi.
İlgili kitle iletişim kuruluşlarının sahiplerini kamuya açık, sürekli güncellenen bir veritabanıyla listeleyen bir haritalama çalışması diyebiliriz.
"Medya sahipleri kimler?", "Bu kişiler hangi çıkarlar ve hangi siyasi ilişkiler çerçevesinde hareket ediyor?", "Hangi ölçüde bağımlılıklar oluşmuş?" ve "Medya kanallarının kamuoyu oluşturma potansiyelleri ne durumda?" gibi sorular üzerinden çalışmalar yürütülmüş.
Veri toplama işlemleri ise yerel birimlerin yardımları ile gerçekleştirilmiş.
IV. BULGULAR
Rapor bize ne söylüyor?
Kapatılan/el konulan medya.
· TMSF tarafından dönem içinde el konulan şirket ve holdinglerin arasında pek çok medya kuruluşu bulunuyor. Sabah, Takvim, Star, Akşam ve Güneş gazeteleri ve Star TV, Kral TV, ATV, Cine-5, Show TV, SkyTürk televizyon kanalları bunlardan bazıları. Türkiye’nin en büyük dijital platformu Digitürk’te TMSF’nin kontrolüne geçmiş.
· Rapora göre 19 yıllık dönemde siyasete yakın iş çevreleri çok sayıda kamu ihalesi almış ve medya sahibi haline gelmişler. Bu dönemde iş çevrelerine kamu bankaları aracılığı ile 750 milyon dolar kredi açılmış ve mecliste bunlarla ilgili verilen soru önergeleri “ticari sır” gerekçesi ile yanıtsız bırakılmış.
· Koza-İpek Medya Grubu’na ve Feza Medya Grubu’na kayyum atanmış. Koza-İpek Medya Grubu: Bugün Gazetesi, Millet gazetesi, Kanaltürk ve Bugün TV. Feza Medya Grubu: Zaman, Today’s Zaman, Meydan Gazetesi, Cihan Haber Ajansı, Aksiyon Dergisi.
· 30 Kasım 2020’de Cavit Çağlar sahipliği ve Süleyman Sarılar yönetiminde kurulan Olay TV, 26 gün yayın hayatının ardından 25 Aralık 2020’de yayın hayatına son vermiş.
· Bugün TV, Kanaltürk, Samanyolu TV, S News TV, Mehtap TV ve Irmak TV Türksat tarafından yayından kaldırılmış.
· Özgür Gündem gazetesi 16 Ağustos 2016’da PKK propagandası ve örgütün yayın organı olması suçlamalarıyla kapatılmış. Bu kapsamda 22 çalışan gözaltına alınmış ve gazetenin eş yayın yönetmeni ve sorumlu yazı işleri müdürü tutuklanmış.
· Örgüt propagandası suçlamasıyla yargılanan gazetecilere toplam 188 ay 15 gün hapis cezası ve 67 bin Türk Lirası para cezası kesilmiş.
· 2016 yılında Cumhuriyet gazetesinden hakkında hazırlanan iddianame sonrası alınan mahkeme kararında 15 kişi hakkında toplam 81 yıl 45 gün hapis cezası verilmiş.
· Rapora göre yargı müdahalesiyle davaların seyrinin değiştiği gözlemleniyor. 2019 yılında Yargıtay tutuklu gazetecilerin mahkumiyet kararlarını bozup beraat kararı vermiş. Bu dava kapsamında son tutuklu gazeteci ise 25 Ekim 2019’da açıklanan 1. Yargı Paketi kapsamında serbest bırakılmış.
· Cumhuriyet gazetesi davasında verilen son mahkeme kararı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nden gelmiş. 2020 yılının Kasım ayında AİHM gazetecilerin tutuklama kararlarının “özgürlük ve güvenlik hakkıyla ifade özgürlüğünün ihlali” olduğuna hükmetmiş. Türkiye 8 gazeteciye 16 bin Euro ödemek zorunda bırakılmış.
· 8 Nisan 2021’de Anayasa Mahkemesi gazete, televizyon ve ajansların kapatılmasının önünü açan KHK maddesini iptal etmiş.
15 Temmuz darbe girişimi/OHAL dönemi.
· 15 Temmuz 2016 yılında başarısız darbe girişimi sonrasında hükümet OHAL ilan etmiş ve bu kapsamda 32 adet KHK çıkarılmış. Bu OHAL dönemi 7 defa uzatılmış ve 19 Temmuz 2018’de sona ermiş.
· OHAL’in ilk iki ayında toplam 620 basın kartı ile 34 parlamento basın kartı iptal edilmiş.
· OHAL dönemi boyunca toplam 179 medya kuruluşu çeşitli örgütlerin medya kuruluşları olması gerekçe gösterilerek kapatılmış.
Medya sahipliği ve siyasi ilişkiler ne durumda?
· Siyasi ilişkileri olan medya şirketlerine ait kullanıcı payları şöyle; televizyonda %41, gazetede %58, radyoda %42.
· Rapora göre en çok okunan 10 gazeteden 8’i hükümetle ilişki içinde olan sahiplere ait.
· En çok okunan 10 haber portalından 7’si hükümetle ilişki içinde olan sahiplere ait.
· En çok okunan 10 televizyon kanalından 9’u hükümetle ilişki içinde olan sahiplere ait.
TRT'nin konumu.
· 2594 sayılı kanuna göre TRT tarafsız bir kamu tüzel kişiliğine sahip.
· 14 Temmuz 2021’de yayımlanan kararname Yönetim Kurulu Başkanlığı ile TRT Genel Müdürlüğü fonksiyonları ayrılmış. İl Yönetim Kurulu üye sayısı 7’den 9’a çıkarılmış.
· 16 Temmuz 2021’de Uluslararası Basın Enstitüsü yapılan atamaların siyasi olduğunu söylemiş. 2018’de Kanun Hükmünde Kararname ile yapılan ve atamaların tamamını Cumhurbaşkanının görevine bırakan düzenlemeye tepki göstermiş.
· 2018’de TRT Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığına bağlanmış.
Anadolu Ajansı.
· Çoğunluk hissesi Hazine Müsteşarlığı’nda olan resmi haber ajansı.
· AA Genel Müdürü Şenol Kazancı 3 yıl boyunca Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın danışmanlığını yaptıktan sonra, Aralık 2014’de görevine atanmış.
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu.
· Kurul 1994 yılında kurulmuş. Partiler kurul üyeliği için aday gösteriyor ve 9 üye TBMM tarafından seçiliyor. 25 Ocak 2021’de Ebubekir Şahin tekrar RTÜK Başkanı seçilmiş.
· RTÜK’ün HDP üyesi Ali Ürküt Kobane Soruşturması kapsamında gözaltına alınarak tutuklanmış. Öncesinde 2021/Ağustos ayı itibariyle RTÜK’te dördü AK Parti, ikisi CHP, biri MHP, biri HDP kontenjanlarından toplam sekiz üye bulunuyordu.
· Kurulun CHP üyesi Faruk Bildirici RTÜK Başkanı Şahin’in TÜRKSAT ve BİK yönetim kurullarına üye olduğunu açıklamış, istifasını talep etmiş ve dilekçe vermiş. Ardından Şahin’in teklifi sonucu CHP üyesinin kurul üyeliği 6 ya karşı 2 oyla düşürülmüş.
· 2018’de kurul Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlanmış.
Medya sahipliği ve ticari ilişkiler ne durumda?
· En büyük 40 medya kuruluşuna sahip şirket ortaklarının çoğu iş insanı. Medya dışı sektörlerle ile beraber olunca kar, siyaset ve editöryel tercihler iç içe geçiyor.
· İlk 40 medya kuruluşu arasında bu şirketler 7 gazeteye sahip. Hürriyet, Posta ve Milliyet Demirören Grubu'na, Sabah ve Takvim Kalyon'a, Yeni Şafak Albayrak'a, Türkiye ise İhlas Grubu’na ait.
· Bu gruplar, ilk 10 TV arasında 5 TV kuruluşuna sahip. ATV ve A Haber Kalyon Grubu'na, Show TV Ciner Grubu’na, Kanal D Demirören’e, Star TV’de Doğuş Grubu’na ait.
· Radyolara baktığımızda, 5 radyo kuruluşu bu gruplara ait. Kral FM ve NTV Radyo Doğuş Grubu’na, Radyo D Demirören'e, A Haber Kalyon Grubu'na, Habertürk Ciner Gruba ait.
· İlk 10’da yer alan dijital haber portallarından 5’i, üç büyük gruba ait. Demirören: hurriyet.com. ve milliyet.com. Ciner: haberturk.com. Kalyon Grup: sabah.com. ve takvim.com.
Medya sahiplerine daha yakından bakalım.
Medya sahipleri: Demirören Grubu.
· Demirören ailesi; 2018 yılında Doğan Grubunun tüm medya varlıklarını ( 4 gazete,2 televizyon, 1 ajans) satın almışlar. Doğan Medya Grubu’nun Demirören Grubu’na satışında kamu bankası Ziraat Bankasının sağladığı kredinin miktarının 675 milyon dolar olduğu ve 2 yıl geri ödemesiz, 10 yıl vadeyle sağlandığı biliniyor .Madencilik, inşaat ve enerji gibi sektörlerde faaliyetleri var.
· Yıldırım Demirören, Türkiye Futbol Federasyonu başkanı olarak Süper Lig yayın ihalesinde İhale Komisyonu üyesi. Son olarak Süper Lig ve 1. Lig yayın hakları ihalesi Katar sermayeli beIN SportS'a satılan Digiturk'ün olmuş.
Medya sahipleri: Albayrak ailesi.
· Albayrak ailesinin altı oğlu; Albayrak Yayın Holding bünyesinde bir gazete, 7 dergi ve 2 adet televizyon kanalına sahipler. Özellikle belediyeler aracılığı ile hükümetle yakın ilişki kurup pek çok kamu ihalesini aldıkları biliniyor.
· Albayrak ailesi aynı zamanda İstanbul Metrosu, Fatih Katlı Otoparkı, İETT Motor Yenileme Fabrikası, İETT Ayazağa Garajı, beş şehirde prefabrik hastane inşaatı, Pakistan Lahor'da metrobüs altyapı projelerini yapıyor.
· Savunma Bakanlığı'ndan Altay Tankı Güç Grubu İhalesi, hızlı tren üretim ihalesi, Hava Kuvvetleri'nin ilk yerli uçak çeker motor üretimi ihalesi de grupta. Albayrak Grubu, Trabzon ve Mogadişu limanları inşaatı, İstanbul, Ankara, Şanlıurfa, Gaziantep ve Kocaeli illerinde atık toplama faaliyetleri ve İstanbul'da İSKİ, TEDAŞ, İGDAŞ ile Ankara ve Trabzon'da TEDAŞ sayaç okuma işlerini üstleniyor.
Medya sahipleri: Kalyon Holding.
· Ömer Faruk Kalyoncu; Zirve Holding Ceo’su ve Turkuvaz Medya Grubu( 5 gazete, 4 televizyon, 15 dergi, 3 internet yayını ve 6 radyo) sahibi. Ayrıca Turkuvaz Medya yönetiminde Berat Albayrak’ın ağabeyi Serhat Albayrak da var.
· Rekabet Kurumu 2013 yılında ATV-Sabah’ın Zirve Holding’e satışını onaylamış.
· Holding pek çok büyük kamu ihalesini( 3. Havalimanı, Kuzey Marmara Otoyolu benzerleri) bünyesine almış.
· İBB’den en fazla ihale alan şirketlerinin başında Kalyon İnşaat geliyor. Kalyon İnşaat’a İBB kasasından 2010 ile 2018 yılları arasını kapsayan 9 yıllık dönemde ödenen para yaklaşık 6 milyar 700 milyon TL.
· Kalyon İnşaat’a İSKİ’den isale hattı inşaatları ve içme suyu tünel inşaatları adı altında, 2010, 2015 ve 2018 yıllarında 1 milyar 507 milyon TL’lik üç ayrı ihale verilmiş.
Medya Sahipleri: Beyaz Holding.
· Zekeriya Karaman; Hayat Görsel Yayıncılık'ın hissedarı ve Beyaz Holding'in CEO'su.
· Yeni Dünya İletişim'in (Kanal 7 TV) ortak kurucusu ve yönetim kurulu üyesi. Yeni Medya grubu bünyesinde 3 televizyon, 1 radyo ve 1 internet yayını var.
· Deniz Feneri davasında sanık oldu ve Temmuz 2011'de "güveni kötüye kullanma ve "özel belgede sahtecilik" suçlamasıyla hapse girdi. 15 Mayıs 2015'te beraat etti, zamanaşımından dava da düştü.
· Beyaz Holding, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin (İBB) AK Parti yönetiminde olduğu son sekiz yılda (2011-2018) İBB’den 1 milyar 123 milyon TL’lik ihale almış.
Medya sahipleri: Doğuş Holding.
· Doğuş holding; Şahenk ailesinin sahipliğinde. Doğuş Medya Grubu'nun (DMG) yüzde 99,3'ünü elinde tutuyor.
· İnşaat, finans, turizm ve otomotiv sektöründe faaliyet gösteriyor. Medya grubunda 4 televizyon kanalı, 7 online marka, 4 radyo istasyonu, 3 lisanslı aylık dergi bulunuyor.
· Grup ayrıca Galataport ve İstanbul’daki metro inşaatları olmak üzere birçok kamu ihalesini almış.
Medya sahipleri: Ciner Holding.
· Turgay Ciner; Ciner Yayın Holding ve Ciner Medya Yatırımları medya şirketlerinin tamamı ona ait.
· 2009'da Habertürk gazetesiyle medya sektörüne girmiş ve 2013'te Show TV'yi Çukurova Grubu'ndan devralan Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu’ndan (TMSF) satın alarak medya yatırımlarını artırmış.
· Holding’in enerji ve maden alanlarında birçok yatırımı var. Grubun sahip olduğu Kasımpaşa Spor Kulübü'nün stadyumu Recep Tayyip Erdoğan adını taşıyor.
· Ciner Medya Grubu, finansal sorunlar nedeniyle Habertürk gazetesinin basımını durdurmaya karar verdiğini açıklamış ve gazetenin son baskısı 6 Temmuz 2018'de yayımlanmış.
Medya sahipleri: İhlas Holding.
· İhlas Holding; 1970'de Türkiye Gazetesi ile kurulmuş.
· Holding bünyesinde bir gazete, iki televizyon, bir haber ajansı ve internet siteleri bulunuyor.
· Holding bünyesindeki farklı alanlardan 25 şirketin kentsel dönüşüm, alt yapı ve enerji alanları olmak üzere pek çok alanda ihale aldığı görülüyor.
Diğer medya sahipleri.
· Zeki Yeşildağ; 2017’de Ethem Sancak’ın sahibi olduğu ES Yayıncılık ve tüm medya varlıklarını (3 televizyon, 3 gazete ve 2 radyo) satın aldı. Bunun dışında çeşitli turizm ve enerji şirketlerinde yönetim kurulu üyesi.
· Kardeşi Hasan Yeşildağ AK Parti 22. Dönem milletvekili.
V. BİR ÖYKÜ
Aslında.
Ben ünlü çizimde eli bıçak tutan adam. Adım Sedat.
Yıllarca iletişim fakültelerinde ders olarak gösterdiler bizi. Gülali ile beni.
Önemli toplantılarda slayt resmi olarak gördük kendimizi. Ellerini yanaklarına dayamış “hım”layan kişileri, “aslında” ile başlayan heyecanlı cümlelerini…
O gün akşam haberlere çıkınca sevinmiştik ilkin. Peşinden koştuğumuz hırsızları tanıyıp tepesine binerler, kasamızdan çalınan aylık hasılatı bize iade ediverirler diye. Düşündüğümüz gibi olmadı.
Kimisi Ali’nin peşindeki beni gösterdi. Kimisi bıçakla peşi sıra koştuğum Gülali’yi.
Yüzümüzün bir yarısı zaten karaydı, diğer yarısı iyice karardı.
Esas ekrana düşmesi gerekenler tepeden tırnağa karanlık adamlardı.
Fakat televizyon ekranları siyah beyazdı.
Ekmeğimizi çalan adamların gölgesi, ekrandaki koyu rengin üstüne düştü belki.
Silüetleri öylece yitip gitti.
Biz yarı aydınlık yüzümüzle kalakaldık. “Kara suratlı adamlar, ekmeğimizi çaldılar!”
Bağırdık çağırdık, tükürükler saçtık.
O akşam birkaç kez ekrana iyice yaklaştım, gözlerimi kısıp baktım.
Belli belirsiz bir hırsız silüeti gördüm.
Karım Ayşe bile buna inanmadı. Tekrar tekrar izledi.
Kimi zaman Ali’nin peşindeki beni gördü. Kimi zaman bıçakla peşi sıra koştuğum Gülali’yi.
Karanlık adamların silüetleri haberlere hiç düşmedi.
Değil mi ki ekranlar o sıra sadece siyah ve beyazdı.
VI. GÖRÜŞ
Demokrasi ve medya sahipliği üzerine
Huntington’a göre küreselleşme ile üçüncü demokrasi dalgası tüm dünyayı etkisi altına alacak ve demokrasinin önüne çekilen bütün setleri yıkacaktı. Bu dalga aynı zamanda ekonomik piyasaları serbestleştirecek, hukuk kurallarını evrenselleştirecek ve insan topluluklarını özgürleştirecekti.
Sonuçlar ise bize durumun öyle olmadığını gösteriyor. Demokrasi düzeyi son 10 yıldır küresel ölçekte azalmakta. Gelinen noktada ise günümüz dünyasının demokrasi düzeyi 1990'lara geri dönmüş durumda.
Türkiye'de de durum benzer bir nitelik taşıyor. Demokrasi üzerine yapılan araştırmalarda Türkiye'deki medya organları ve bu organların sahiplerinin siyaset ile olan ilişkisinin altı çiziliyor.
VII. GELECEK SAYIDA
Gelecek sayıda Kürt Çalışmaları Merkezi tarafından hazırlanan Kürtlerde Değerler ve Tutumlar'21 adlı çalışmayı inceleyeceğiz.
Bülteni sevdiyseniz şayet abone olmayı ve arkadaşlarınıza tavsiye unutmayın.
Link burada.
Gelecek sayıda görüşmek dileğiyle.
Hoşça bakın zâtınıza.
Ömer Burak Tek & Şeyma Samur & Mansur Menteş & Ali Buğra Kara tarafından hazırlandı.